21 Mayıs 2015 Perşembe

2001 Yılı En Çok İzlenen Dinazor Filminin Vukuatların analizi,  alt olayların sıralanışı veya dizisi, akışı. 

İnsanlık tarihinden neredeyse 65 milyon yıl öncesi... Dinazorların hüküm sürdüğü dünya, dönmeye devam etmektedir. Aladar isimli bir dinazor, ailesinin ellerinden kaçırılmış ve maymunlar tarafından yetiştirilmiştir. Dinazorların türüne son verecek olan büyük meteor yağmuru başlamıştır ve ada bunun kaosunun içerisinde oradan oraya sürüklenmektedir. Dinazorların tek şansı göçüp giden bu adayı bırakıp anakaraya ulaşmak olacaktır. Çetin geçecek bir yolculuk başlamıştır. Anlatıcı " bazı şeyler büyük başlar, bazıları ise küçük adam akıllı küçük ama bazen en büyük değişimleri en küçük olan başlatır“ diyerek filmi başlatır. Film bir dinozor yumurtasını göstererek başlar. Göl kenarında yaşayan anne dinozorların (Iguanodon) yumurtalarının başında beklemeleri ve yaşam alanlarındaki çeşitli tür dinozorlardan görüntüleri izleriz. Küçük yavru  (Iguanodon)  dinozorun yiyecek bulmaya çalışması ve bir uçan türü takip ederek  ormana yönelir. Ormanda küçük dinonun karşısına yine vahşi bir dinozorun Carnotaurus (Etçil Boğa) çıkar ve onu kovalamaya başlar, küçük dino kaçarak diğer yakın dinoların yanına gider. Vahşi ve saldırgan dino diğer otçul dinolara saldırır ve  onları kovalar. Bu kovalama sırasında vahşi dinonun bastığı ve bozduğu yumurta yuvalarından sadece bir tane hayatta kalır. Vahşi dinozor,  bir tane yorulan, yaşlı boynuzlu dinoyu yakalar ve onu yer. Kalan yumurtanın yanına bir tür küçük dinonun gelir, (Ovirapotor anlamı: yumurta hırsızı, 88-70 milyon yıl önce yaşadığı tahmin edilen hepçil bir dinozor türüdür. Boyu 1,5-2 metre civarında ağırlığı ise 25-35 kg arasında değişir. Saatte 70 km hız ile koşabilme yeteneği vardır. Papağana benzer başında ibiği ve dişsiz bir gagası vardır. Beyninin vücuduna oranı diğer dinozorlardan daha büyüktür.) ve yumurtaya saldırır. Yumurtayı alıp çalar ve ormana saklanır. Ormanda bir yerde yumurtayı yemeye çalışır,  kırmaya çalışır ama benzer bir tür gelip o yumurtayı elinden alır ve birbirleriyle yumurta için mücadeleye girerler.  Birbirleriyle mücadele ederken yumurtanın ellerinden kayıp nehre düşer ve nehirde yumurta sürüklenir ve bu iki küçük dinonun kavgası sürer. Yumurta nehirde sürüklenmeye devam eder ve nehirde yaşayan bir dino türü tarafından yutulur (Liopleurodon: Uzun, kalın, çivi dişli bir çene, hantal cüsse ve iri yüzgeçlere sahip olan Liopleurodon, günümüzde köpekbalığı ve orka balinası arası bir canlıya benziyen bir tür...) Yumurtayı yutamaz ve yumurtayı  geri çıkarır, yumurta nehirde sürüklenmeye devam eder.  Yumurta çeşitli sıkıntılar atlatır ( sudan geçerken büyük dinozorların kavgalarından, su içmelerinden, ayaklarının altından geçmesi ve sürüklenmeye devam etmesi ) nehirde akıntıya kapılan yumurtayı gören uçan bir dino türü tarafından (Anchiomis) tarafından yakalanır ve yumurtanın uçma macerası başlar ve bu uçma sırasında çeşitli etçil, otçul dinolarının ve denizlerin üstünden geçer, yumurtayı yuvasına, denizin ötesinde bulunan başka bir tarafta yaşayan yavrularına götürür.  Tam yuvasına gelmişken bazı küçük kuşların gagasına saldırır ve yumurtanın ağzından düşüp bir maymun türüne ait ağaca düşer. Ve buradaki maymunlar kaçışır ve panikler. Maymunlardan dişi olanı,  baba maymunun gitme demesine rağmen bilmedikleri ve görmedikleri bu yumurtanın yanına gelerek onu inceler ve babasını yanına çağırır,  korka korka endişeli şekilde yumurtanın yanına gelen baba maymunun kızına sorar ve kız maymunun kırılan yumurtadaki dinoyu babasına gösterir ve baba şaşırır. Bilgili ve daha önce etobur gören baba maymunun yumurtadan çıkan canlıyı tanır,  ve kızını uyarır, dinonun parçalayıcı ve yiyici olduğundan bahseder kızına. Kızı ise onun bir bebek olduğunu söyler.  Kızını ikna edemeyen baba maymunun onun gibilerin kendi gibileri ham eder diyerek diğer gruptaki maymunları korkutur, ve onun yok edilmesi gerektiğini söyler. Dişi maymunun babasının neden böyle davrandığını anlamaz. Babanın çok tehlikeli olduğunu söylemesi bunun üzerine dinodan kurtulması için babaya teslim eder. Baba maymun eline verilen dinoyu atmaya çabalar ama onun yavru olup bebek sesleri çıkarmasından, sevimli ve aç olmasından etkilenir bebek dinoyu ağaçtan aşağıya atamaz. Kızına istemeyerek geri verir,  Kızı da et yememeyi öğreteceklerini söyleyerek babasına merak etme der.  Babası da şefkat, koruma duygularıyla kızına yardımcı olur. Diğer bütün maymunlarda saklandıkları yerden çıkarak kızın kucağındaki dinoyu görmeye gelirler. Abla maymun bunun bir canavar olmadığını söyleyerek çevresinde toplananları yatıştırır. Artık dino büyümüştür ve birkaç maymunu kovalarken görürüz onu, büyük, iri ve türünü yansıtan şekle bürünmüştür.  Korkup kaçan maymunları kovalayan dinonun maymunlardan birini ağzına atar ve diğer iki maymun korku dolu bakışları altında maymunu ağzından püskürtür ve maymunların onunla oymaya devam ederler,  onu gıdıklamak için üzerlerinde oynarlar. Mahsustan onlarla baş edemeyen ve ölme numarası yapan dinonun adının ALADAR olduğunu öğreniriz.  Zini adlı maymunu sahil kenarında aşk ve romantizm üzerine kendi kendine konuşmaktadır. Aladar onu izler.  Kendisini çapkın ve romantik olarak niteleyen ziniyi sırtına alır ve yaşlı maymunun maymunların flörtleşmeleri için geleneksel konuşmasını yapmak üzere ormandaki yuvalarına giderler. Yaşlı maymun erkek maymunları çevresine toplar ve onlara dişi maymunlarla ilgili bazı toplumsal bilgiler verir.  Aynı zamanda başka bir ağaçta da dişi maymun etrafına aldığı dişilere bilgilendirme yapmaktadır. Gördüğünüz yakışıklı bir maymunun arkasından ağaca tırmanmaları gerektiğini söyler. Yüz vermezlerse daha heyecanlı olabileceğinden bahseder. Aynı şekilde erkek maymunda aynı şeyleri söylemektedir yüz verilmemesinin heyecan yarattığını söyler. Aladar gelir ve bütün erkek genç maymunları sırtına alır ve dişi maymunların olduğu ağacın olduğu yere gelir ve dişi maymunlara sırtındaki erkek maymunları pazarlamaya çalışır.  Erkek maymunlar ağaçlardaki dişi maymunlara atlayıp zıplayarak, ağaçtan ağaca atlayarak, oraya buraya savrularak hünerlerini gösterirler dişi maymunlarda aynı şekilde kendilerini gösterirler ve aynı dalda buluşup ağzındaki çiceği verdikleri erkek maymunla flörtleşirler.  Bu gösteri sırasında ağacın bir ipine asılı kalan kendini çapkın ve romantik olarak Zini flört edecek dişi bulamamıştır ve küser ve ağaçta öyle asılı kalır.  Aynı şekilde bu flörtleşmeyi izleyen ALADAR herkesin böyle mutlu ve gösteri yapmasını izler ve herkes eşini bulmuş ve kendinin yalnız kaldığından dolayı üzülür.  O sırada dalda tek başına kalmış Ziniyi görür onun yanına gider ve üzülmemesi gerektiğini,  şansını gelecek yıl denemesi gerektiğini belirtir. Zini de asıl kurtulduğu için şanslı olduğunu dişi maymunlar üzerine konuşur.  Onları izleyen baba maymun ve plio kendi aralarında , bekar kalan tek maymun ziniye üzülürler plio ise bekar olarak iki kişi olduğunu söyleyerek Aladan ve Ziniyi kasteder.  Plio Ziniyi sırtından indiren Aladarın yanına gelerek Zini hakkında konuşur, zaten hep başarısız olduğunu söyler Aladar ise kendisinden iyi durumda olduğunu  söyler Plio ise ona keşke sana benzeyen ve senden daha güzel olan biri olsa diyerek Aladarı okşar.  Aladar da keşke daha ne isterim der.

O sırada tüm maymunlar gökyüzünden aşağıya doğru süzülerek gelen ve denizin öte tarafına doğru yönelmiş ışın demetlerine bakarlar ve şaşkın bakışlarla Aladar dahil olanları izlerler. Hepsi tuhaf şeyler olduğunu yavaş yavaş anlamaya başlar, etraf kararmaya yavaş yavaş başlar etrafı kokular sarmaya başlar uçan kuşların değişik sesler çıkararak kaçıştığını izlerler. Baba maymun bir terslik olduğunu söyleyerek plioyla konuşur.  Tam o sırada asıl büyük parlak bir göktaşı yavaş yavaş yere yaklaşır etrafı aydınlatarak. Çoğu maymun ağacın en tepesinden olanları izlerken Aladar, plio ve baba maymun aşağıdan izler. Büyük bir gürültüyle arkasından dumanlar çıkararak yere çakılan göktaşının büyük bir patlamayla atom bombası sonrası çıkan benzer bir bulut kümesini oluşturduğunu izleriz. Patlama sonrası denizden kendilerine doğru bir rüzgarın, dalganın geldiğini maymunlar büyük bir şaşkınlıkla izlerler.  Tüm Maymunlar kaçışırlar.  Rüzgarla birlikte güçlü bir dalganın kendilerine doğru geldiğini gören Plio yavrusu Surinin ağacın tepesinde mahsur kaldığını ve çığlıklarını işitince ona doğru koşar ve ağacın tepesine çıkıp yavrusunu kurtarıp Aladarın sırtına atlar ve Aladar hızlıca kaçması gerektiğini söyler.  Etrafa yayılan ateş topları altında kaçışan maymunların hayatta kalmaya çalışmalarını ve seslerini koşuşturmalarını izleriz. Ateş toplarından kaçan Aladar sırtındaki maymunlarla hızla ilerlerken en sonunda bir uçurum kenarına kadar koşmak zorunda kalır ve orada atlamakla atlamamak arasında kalır, etraf karanlıktır, ateş topları dört bir andan yere düşmektedir ve yangınlar çıkmak üzeredir.  Aladar bu durumda kendini uçurumdan aşağıya denize doğru fırlatır ve atlar.  Aladar arkadaşlarını denizden kurtararak sahilin öbür tarafına  çıkmayı başarır ve baba maymun ve ailesi kurtulmuştur ve diğer denizin öbür tarafındaki yuvalarının yanmasını uluyarak ve üzülerek izlerler.  Plio yavrusu suriyi yanındayım diyerek kucağına alır ve sarar Aladar burada kalamayacaklarını gitmeleri gerektiğini belirtir.

Aladar onları sırtına alarak güvenli yer aramaya başlarlar, geldikleri dinozorların olduğu taraftır. Yolda giderken Aladar küçük bir başka dino görür şaşırır ve onu aramaya başlar baba maymun yar, suri korkuyor diyerek tehlikeli olabileceğini söyler ama Aladar aramaya koyulmuştur bile. Aladar bir tane takip ettiği koca pençeli ve küçük ama koca dişli türün etrafını sardığını görür ve köşeye sıkışmadan kaçmaya başlar maymunlar üstünde düşmemeye çalışmamaktadır. Vahşi bir sürü tarafından kovalanan Aladar kaçmaya devam ederken üzerine zıplar,  bazıları ve Aladarı ısırlar,  vahşi sürüngenler. Aladarın üstündeki maymunlara saldırırlar ve YAR tam düşecekken,  aladarın sırtına tutunur ama düşmek üzerededir. Bu sırada vahşi sürü takip etmeyi bırakırlar çünkü üzerlerine doğru daha büyük bir sürü gelmektedir. Aladar yere düşer ve bir sürü üzerinden geçerek giderken önde KRON,  arkada sürüsü Aladarın yanından geçerler.

Aladar yanından geçen bu kendisine benzeyen sürüye şaşkınlıkla bakarak izlerken dişi bir dinoyla çarpışır ve uyarılır. Etrafı toz duman kaplamıştır ve olduğu yerde kalakalan Aladar ve üstündeki maymunlar şaşkınlıkla geçen sürüyü izlerler.  Aladar ve ekibi yanlarından irili ufaklı yüzlerce dino türünün  geçtiğini görür ve arkada kalır ama arkasından gelen küçük vahşi sürüngenleri görünce oda koşarak sürüye katılır. KRON ve sürüsü güvenli bir yer aramaktadır.  Kron sürüyü görebileceği ve izleyebileceği yüksek bir yerde yardımcılarıyla konuşur, yardımcısı Bruton daha güvenli bir yer bildiğini söyler ama Kron geceyi geçirmek için burayı seçer ve sürüye haber vermesi BRUTONa  söyler. Oda böğürerek sürüye haberini verir.

Sürüden en büyük dino ve aygır dinozor (Ceratopsia) ve büyük dinozor (Macromaria) üreme bölgesine gitmeleri için yapması gerekenleri tartışırlar.  Bu tartışmayı dinleyen Aladar aygır dinozorla konuşmaya çalışır, Aladar tanışırlar ve ailesini de tanıştırır, o dinolardan Bayleyin türü tek kalmış dinoları topladığını,   sürüyü üreme bölgesine gittiğini ve oranın dünyanın en güzel yeri olduğunu, sürünün oraya yavrulamak için gittiğini öğrenirler.  Suri orada kendi türlerine ait türlerin olup olmadığını sorar, diğerleri sürüye her gün yeni katılımları olduğunu neyin başlarına geleceklerini bilmediğini,  sürü başını Kreonu takip ettiklerini öğrenirler.  Aladar yanından geçip giden Kronun yanında gider, Bruton yaklaştırmaz ama Kron Brutona sakin olmasını söyler ve Aladara döner ve konuşmaya başlarlar, Aladar arkada kalanlar olduğunu biraz yavaş olmaları gerektiğini söyler,  Kron sürüyü zayıflara göre yönlendirmeyeceğini ve kararları kendisin vermesi gerektiğini belirtir. Aladar ona rağmen arkadakilere yardımcı olunması gerektiğini belirtir. Kronda dikkatli olması gerektiğini sinirli bir şekilde söyler ve yoluna devam eder.  Kronun kız kardeşi de üzülmemesi gerektiğini, abisinin yeni gelenlere böyle davrandığını belirterek Aladarı teselli eder. Zinide Aladarı tebrik ederek kızları etkilediğini belirtir. Aygır dino kimseyi etkilememesi gerektiğini özellikle başını kaldırmaması gerektiğini Neera karşı der. Baba maymun ne zamandır onun gibilerinden emir aldıklarını Aladar a söyler. Aygır dino,  eema , Kronun güçlü olduğunu ezip geçebileceğini babalığa söyler. Aladar da aygıra hak verir, aygır dino sürüye katıldıkları için şanslı olduklarını söyler. Sürü orada sabahlar.

Zini gelir ve Aladarı uyandırır bir şeyler olduğundan bahseder. Bruton Ceratosaurus (anlamı: boynuzlu kertenkele) herkesin uyanması gerektiğini ve yola devam edeceklerinin duyurusunu yanındakileri boynuzuyla uyandırarak yapar.  Zine ne kdar sevimli şeyler diyerek Brutonla ilgili konuşur.  Bruton bunu duyar ve bir şey mi dedin diyerek Aladara bakar,  Aladar bir şey olmadığını söyler. Ölmek istemiyorlarsa sürüyü takip etmeleri gerektiğini sinirli şekilde söyler.  Zine  Aladarı Neerayı takip etmesi gerektiğini onun özelliklerini söyleyerek onu överek yönlendirir,  Aladar da onun kendisinden etkilendiğini,  Zinede aşk maymunu olarak kendisinden yardım alması gerektiğini söyler. Maymun Aladarın sırtında şaklabanlık yapar bu öndeki birkaç kişi Neera dahil dikkatini çeker ve neera maymunla dalga geçer. Kron sürüyü durdurur ve aramız çok acemi var hiç kimse için durmayacağız diyerek Brutonla konuşur. Bruton sürüye dönerek avcının eline düştüklerinde yalnız olduklarını arkada kalmamak için sürüye uymaları gerektiğini kızgın bir şekilde söyler. Önde kron ve sürü hızlı bir şekilde yola koyulur. Büyük ve aygır dino uzun bir yolculuk olacağını söyler . Sürü su bulamadan çöl sıcağında  yürürler,  maymunlar aygır maymunun gölgesinde konaklarlar. Kron çöl sıcaklığında bile olsa çok yavaş yürüdüklerini Brutona söyler,  Brutonda onları hızlandıracağını belirtir ve ulur. Artık yol dayanılmaz olmuştur gece gündüz giderler yolda telef olanları Aladar görür,  arkasında hala (Ompsognathus anlamı 'zarif çene' Yunancada compsos-anlamı ‘zarif ' ve gnathos rafine-anlamı ise çene demektir) takip etmektedir. Yolda kalanları bunların yemesini görür.   Çölde sıcaklık iyice artmıştır ve Neema düşer, Aladar gelip onu kaldırır uyarır arkada vahşi küçük etçil dinolar ve iki (Carnotaurus, Etçil Boğa ,  iri bir etobur,  T-Rex ve Allosaurusla aynı gruptan. Çukur bir kafatasına ve gözlerinin hemen üzerinde bulunan kısa boynuzlara sahipti. Uzun ve kaslı bacakları avından daha hızlı olmasın sağlıyordu. 9.0 metre uzunluğunda ve 3.5 metre boyunda olabiliyorlardı. Ve avlarını pusuya yatarak beklerlerdi.)  vardır ve kahramanlarımız bunu bilmemektedir.

Sürü bir dağın ardında göl umuduyla hızla ilerlerler ama gölün kuruduğunu görürler Kron Brutona su için etrafa bakmasını sürüye yeter üreme bölgesine birkaç günlük yol kaldığını söyleyerek yürümeye devam eder,  arkadaki sürü de moralize olmuştur ve iyice yavaşlarlar. Neera ağabeyinin yanına giderek böyle devam ederse sürünün yarısının ölebileceğini ve mutlaka su bulmaları gerektiğini söyler. Kronda o zaman yaşamayı hak edenler kurtulur der. Neera şaşırır ve durur,  bakar,  üzülür. Büyük dino onları yetişemeyeceğini söyleyerek arklarından bakar. Neema üzülerek kurumuş göle gelerek ağlar ve oturur büyük dino gelir ve sürünün beklemeyeceğini kalkması gerektiğini belirtir yanlarında Aladar ve ailesi de vardır. Aladar zorlayarak eema yı kaldırmaya çabalar, Büyük dino da göle doğru gelirken bastığı yerden bir şeyler olabileceğini gören Aladar orayı kazarak oradan su çıkarır. Aladar sürüyü uyararak su bulduklarını söyler sürü durur. Kron Aladarın su bulduğu yere koşarak gelir ve Aladarı kovar, Aladar her beraber kazarsak der ama Kron onu dinlemez ve su içmeye çabalar. O sırada sürü hızlı bir şekilde suya doğru koşmaktadır, Aladar onları durdurmaya çabalar, Ama sürü durmaz. Kron suyun etrafına kimsenin gelmesini istemez,  kükrer ve engellemeye çabalar ama su içenler olur. Başka bir yerde Bruton bir başka bir dino etrafı kolaçan etmektedirler ve gece olmuştur yanındaki dinonun daire çizdiklerini geri dönmeleri gerektiğini belirten konuşmalarını dinlemeyen Bruton sessiz olması gerektiğini söyler. Peşlerinde vahşi etoburun olduğunun haberlerini yoktur. Bruton hadi gidelim diyerek tehlikeyi sezer ama vahşi etoburlardan biri yanındaki dinoyu çeker ve kaçırır saldırır. Bruton diğer vahşi etoburla karşı karşıya kalır ve kükrer,  tepeye çıkmaya çabalar kaçmayı dener ama diğeri saldırır ama…Herkes göl kenarında uyumaktadır. Aladar kalkar ve Zininin küçük bir mağarada iki küçük dinoya yardım etmeye çalıştığını görür. Aladar gelir oraya ve korkmaması gerektiğini söyler ve onları gölde nasıl su bulunacağını gösterir. Kavga eden iki dinoya biraz işbirliği yapmaları gerektiğini biraz ekip çalışmasını öğrenmeleri gerektiğini söyler ve birlikte su çıkarmaya çabalarlar. O sırada neera onları izlemektedir,  yanlarına gelir. Çocukları sevdiğini söyler neera. Aladar adını söyler ve tanışır. Nera adıyla geçtiği için özür diler. Zine uyuyan baba maymunu uyandırarak Aladara bakmasını söyler. Neera o ihtiyara neden yardım ettiğini sorar. Aladar başka ne yapabilirdim ki,   onu bıraksa mıydım der  neera şaşırır. Neera sadece güçlü olanların hayatta kalacağını,  böyle şeylerin her zaman olduğunu söyler. Aladar bunun kendisin mi yoksa ağabeyin mi fikri olup olmasını sorar. Neera cevap veremez ve her şey çok değiştiğini ne düşüneceğini bilemediğini söyler. Aladar da birbirimizi kollarsak üreme bölgesine gitme şansının artacağını söyler. Neera kendinden çok emin olduğunu söyler. Aladarda başka bir seçeneğin olmadığını söyler. Neeranın duygusal bakışlarından utanan Aladar su kazmaya yönelir,  neera kendisinin de deneyebileceğini söyler bu sırada ayakları birbirine değer,  utanırlar,   çekerler.  Başları bibirine çarpar,  çekerler. Birbirlerinden özür dilerler. Onları izleyen baba maymun sevinerek birinin tamam olduğunu sıranın Zineye geldiğini söyler. Adlar ve neera birlikte çıkardıkları suyu içerlerken mutludurlar ve birbirlerine cilve yaparlar,  bakışırlar. Bu birlikteliği abi Kron görür sinirlenir. Tam bu sırada Bruton gelir ve et oburların takip ettiklerini söyler. Kron onların bu kadar kuzeye gelemeyeceklerini,  bunun nasıl olabileceğini sorar. Bruton ateş toplarından olabileceğini söyler. Bu sırada vahşi inlemeleri duyulur onların. Kron Brutona kızarak onu takip ettiklerini söyler ve sürüyü uyandırmaları gerektiğini belirtir. Sürü kalkar ve yola koyulur. Neera neden hareket ettiklerini sorar abisine.  Abide acele etmeleri gerektiğini takip edildiklerini söyler. Aladar sürüyü durdurmaya çalışır, durmaları gerektiğini,  bazılarının arkadan geldiğini,  sürüye yetişemeyeceklerini söyler sürüyü durdurur. Herkesin geride kalabileceğini söyler Kron onları oyalamak için fırsat vereceklerini söyleyerek Aladarı engeller,  dövüşürler ve Kron işine karışmaması gerektiğini söyler ve Aladarı öldürmekle tehdit eder. Arada kalan Neera ne yapacağını bilemez,  kron neeraya ondan uzak dur diyerek iter ve sürüye katılmaya zorlanır, Aladar Krona gidecekken Neera durdurur ve gitmesi gerektiğini söyler. Aladar arkada kalanların yanına gider ve gitmeleri gerektiğini,  tehditi açıklar. Koşar ama sürüye yetişemeyeceklerini anlar çünkü arkadaki aygır büyük ve sürüngen dino yavaş yavaş gelmektedir. Aladar durur ve beklemeye başlar. Gece olur, vahşi dinolar su bulunan göle yeni gelirler ve takip etmeye devam ederler. Sürüyle arası iyice açılmış olan Aladar ve ailesi ve 3 dino yorgunluklarından şikayet ederlerken vahşi dinoların böğürtüleri duyulur. Ekip korkar ama yola devam eder.  Giderlerken  önlerinde Brutonla karşılaşırlar. O yaralıdır ve bacaklarından kan akmaktadır. Aladar yanına gider,  yardım edebileceğini söyler,  aygır dino acele etmeleri gerektiğini söyler.  Dişi maymun onu böyle bırakmamaları gerektiğini söyler. Bruton Aladarın acımasına ihtiyacı olmadığını, biraz dinlenince geçeceğini söyler. Kendini rahat bırakması gerektiğini söyler, Aladar da fikrini değiştirirsen mağarada olacaklarını söyler.  Çünkü şimşekler çakmakta ve gök gürlemekteler. Mağaranın yanından geçip gitmeye çabalayan Bruton yıkılır ve düşer, Aladar yardıma gider,  Bruton inatçı bir şekilde yardımı kabul etmez ama mağaraya girer ve bir köşeye siner.   Plio orada bulunan şifalı bir otu alır gelir ve Brutona sürer, o da ona Aladarın bütün bunları neden yaptığını, neden onları ümitlendirdiğini sorar.  Plio buraya kadar umut sayesinde geldiklerini söyler,  neden kadere boyun eğmelerine izin vermiyor diye tekrar sorar,  kendisinin kadere boyun eğdiğini söyler Plio.  Neymiş kaderin der, Bruton. " burada ölmek istediğini" söyler. " başka seçeneği olmadığını" söyler. Plio bunun kader olmadığını,  pes edersen öleceğini,  seçeneğin olduğunu söyler. Bitkinin iyi geleceğini söyler ve gider, Bruton onlara bakar ve otu alır yanına. Mağaranın yanına iki vahşi etobur gelmiştir. Aladar ve Bruton seslere uyanır. Bruton hemen diğerlerini uyandırmasını söyler. Bu uyandırma sırasında küçük dino yanlışlıkla ses çıkarır. Bunu duyan etoburlar mağaraya doğru yönelirler,  yanlışlıkla düşen bir taş et oburların oraya gider ve bunu engellemeye çabalar Aladar ama yetişemez etçil mağaradan Aladarı görür ve kovalamaya başlar,  herkes kaçar. Aladar aygırı iterken etçil Aladarı kuyruğundan yakalar ve çeker dışarı doğru. O sırada Bruton gelir ve etçillere saldırır, Aladara diğerlerine yardım etmesi gerektiğini söyler. Bruton etraftaki kayalıkları yıkar,  diğer etçillerle birlikte kayaların altında kalır. Aladar yardıma giderken kayaların arasında kalan Brutonun yanına koşar ama yetişemez,  kayaları kaldırır, ölmüş brutonla karşılaşır. O sırada Plio da yanına gelir üzülürler Plio Aladara elinden geleni yaptığını söyler. Bu sırada etçillerden biri kayaların altından çıkar ve çıkışa yönelir yaralıdır. Sabah olmuştur. Sürüyü görürüz yolda yine kalanlar vardır,  Kron aldırış etmez. Neera bu sefer arkada kalan küçük dinolara yardım eder, korkmayın diyerek arkasına bakar,  Aladar hala yoktur. Aladar ve ekibi dağın içinde çıkmaz şekilde yürümektedirler ve moralleri bozuktur.  Tam dönmek üzereyken,  Zini bir koku alır ve mağaradan kayalıkların arasından bir ışık bulur. Ve Aladar da oraya koşar zorlar çıkış bulmaya çalışır ama kayalıklar oraya dökülür ve orasında kapanır, Aladar sinirlenerek daha zorlar ama nafile çıkış kapanmıştır, geri dönmekten başka çareleri yoktur, Aladarın da morali bozulmuştur ve kurtulamayacağını düşünür. Durumunu Plioya söyler. Büyük dino gelir ve Aladara kızar buraya kadar geldiklerine göre devam etmeleri gerektiğini söyler. Çok ayıp der benim gibi bir ihtiyara önemli olduğunu ve bir amacı olduğunu öğrettiğini, burada ölmeye niyeti olmadığını söyler. Hep birlikte kayaları zorlar ve iterler, çıkış yaratırlar  ve üreme bölgesine gelmişlerdir. Sevinirler yeni yuvalarına kavuştukları için.  Çılgın bir şekilde eğlenirler,  denize girerler, maymunlar sevinç gösterileri yaparlar; ağaçlardan ağaçlara. Ankylosaurus(anlamı: sert zırhlı kertenkele)de aralarında vardır. Aladar sürüyü göremediği için endişelenir ama arkadaşları merak etmemesi gerektiğini, yakında geleceğini söyler ama oraya gelen yol kapanmıştır bunu duyan Aladar geri dönüp sürüye dönmeye karar verir,  aygır dino uyarır ama bırak denesin der. Sürü kapanan yolun başına gelmiştir ve şaşkın bakışlarla kayaların üst üste oluşturduğu bu barikatı nasıl aşacaklarını düşünmektedir. Sürü kıpır kıpırdır. Neera abisinin yanına gelir ve çevresinden dolaşmamız gerektiğini söyler, ağabeyside yarın sabah tırmanacaklarını söyler. Aladar geldiği yeri giderek mağaradan geçer,  sürüyü bulup geçidi göstermek istemektedir. Aladar yolda yaralı etçille karşılaşır saklanır ondan kaçar. Sabah olmuştur. Kron üreme bölgesinin kayaların arkasında olduğunu, orayı aşmaları gerektiğini yuvamıza gidiyoruz diyerek sürüyü kayalara doğru yönlendirir ama sürü ona bakar, korkmaktadır ve kıpırdamaz. Kron yavru dinoları alır ve sürükler, bunun üzerine sürü kayalıklara tırmanmaya başlar, bu sırada Aladar yetişir. Sürüyü uzaklaştırması gerektiğini,  güvenli bir yol bulduğunu söyler.  Kron dinlemez  hadi devam edin der. Neera onu dinlemesi gerektiğini söyler. Aladar sürüyü öldürteceğini söyleyerek Kronu uyarır, sürüyü kendisini izlemesi gerektiğini söyler. Kron sinirlenir, geri döner ve Aladara sürünün kendisiyle kalacağını söyler ve hadi gidelim diyen Aladara saldırır. Etçilin çığlığı duyulur ama onlar kavgaya devam ederler. Kron tam kötü bir darbe indirecekken, Neera gelir ve abisini iter.  Herkes onları izler, kron şaşırır. Neera,  Aladarı iterek yanında birlikte giderler,  sürüde onları takip eder.  Kron yanlız kalır,  o sırada etçille sürü karşılaşır. Kron etçili Aladarın getirdiğini, kendisini takip etmeleri gerektiğini söyler.  Dağılan grubu gören Aladar kıpırdamamaları gerektiğini söyler ama ayrılırsak hepimizi yakalayacağını söyler, etçil onlara doğru hızla yol alır,  sürü şaşırır ama en sonunda yaklaşmışken,  Aladarın önderliğinde birlikte ulumaya başlarlar ve etçili geri püskürtürler. Etçil saldıramaz ama tek başına kayalıklara çıkmaya çalışan Kronu görür, ona doğru yönelir. Bunu gören Neera da ağabeyini de yardıma koşar, abisi kayalıkların uçurum gibi bir yerinde kapana kısılır, ne yapacağını şaşırır, çünkü kayalıkların öbür tarafına atlayamayacaktır, etçil ona doğru yaklaşır, arkasından Neera ve onun arkasından da Aladar. Etçil ve Kron kıran kırana bir savaşa başlarlar, Kronu fırlatır, tam ona saldıracakken Neera onu iter. Etçil Neerayı da fırlatır, bu sırada Aladar gelir, kuyruğuyla savaşır, uçurumun kenarına gelen etçilin altındaki toprak kaymaya başlar, tam sırada adların sırtından yakalar ve onu da çeker, etçil uçurumdan düşer, son anda uçuruma asılı kalan Aladar kendini zor kurtarır ve etçilin düştüğü yere bakarlar. Kron ağır bir darbe almıştır ve ölmüştür. Neera yanına gider, üzülür. Aladar ve Neera başlarıyla sarılırlar.

Aladar ve Neera önderliğinde sürü yeni yuvalarına gelir,  herkes sevinçlidir, koşarlar, bağırırlar, kükrerler yeni yuvalarında.   Neera ve Aladar yumurtalarının başındadır ve onları burnuyla severler, birbirlerine sevgi gösterilerinde bulurlar. Aladar, Neera ve maymun ailesi yeni yumurtaların başında kırılan bir yumurtadan çıkan yavru dinoyu sevmektedir ve babasına benzediğini söylerler, gülerler. Onu Plioya verir. Plio kucaklar. Zini o sırada yeni komşu maymunlar bulmuş, onları sürüye getirmiş, sevinç oyunları oynamaktadır. Bütün dişi maymunlarla flört etmektedir. Bunu gören Aladar ve ailesi gülmekte,  kükremektedir. Bu kükreme ve sevinç gösterilerine bütün arkadaşlarıyla katılırlar ve kamera bazı yumurtalarından çıkan dinoların sürüye katılmalarını gösterir. Anlatıcı tekrar  kendilerinin neyi beklediğini, hiçbir zaman bilemediklerini, tek umutlarının burada olanların hatırlanması ve yolculuklarının bitmediğini söyler ve film biter, mutlu dinoların yuvalarını göstererek.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder